Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, Şişli Belediyesi'nin ev sahipliğinde, Avrupa Birliği Bölgeler Komitesi, 31. Türkiye Çalışma Grubu'nun toplantısına katılarak toplantıda Türkiye ve AB arasında güncel gelişmeler, dünyada son dönemde yaşanan savaşlar, Kuzey Kıbrıs meselesi, mülteci göçü ve ekonomik konularda dahil olmak üzere güncel gelişmelerle alakalı fikirlerini sundu.
“Türkiye'deki Demokratik
Şartlar Avrupa ve Diğer Ülkelerden Çok Daha Rahat”
Toplantıda Türkiye’nin çıkarlarını
savunan bir konuşma yapan Başkan Mustafa Palancıoğlu, “Geçtiğimiz sene
Melikgazi'de Avrupa Birliği Bölgeler Komitesi’nin bir toplantısını yapmıştık.
Melikgazi Belediyesi olarak her zaman Avrupa Birliği (AB) ile işbirliği
toplantısını yapabiliriz. Türkiye raporunda Türkiye Cumhuriyeti'nde yerel
yönetim reformu için yön haritasının 2030 yılına kadar geçerli olması
düşünülmekte. Bunun Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, Türkiye
Cumhuriyeti ve Türkiye Belediyeler Birliği ile imza altına alınması
belirtiliyor. Ancak burada sadece Türkiye Belediyeler Birliği'nin organizasyon
ve sekreterya görevi yaptığını, Türkiye Cumhuriyeti adına böyle bir çalışmaya
imza atamayacağını yasal olarak özellikle vurgulamak istiyor ve bunun
düzeltilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bir diğer konumuz terörle mücadele
konusu. Avrupa Birliği'nde 4-5 konuda özellikle ilişkileri iyileştirmek
konusunda yapıcı çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye
Belediyeler Birliği ve Şişli Belediye Başkanının kayyum atamalarıyla ilgili görüşlerine
katılmıyorum. Türkiye'yi Avrupa Birliği’ne şikâyet etmenin bir fayda
getirmeyeceğini özellikle ortak akılla, aklımıza yatmayan konular varsa bunları
masaya yatırıp çözmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ben Kayseri'de üniversitenin önünde 17 gencin
terör örgütü tarafından şehit edilmesine tanıklık yapan bir belediye
başkanıyım. 2015 ve 2016 yıllarında doğu ve güneydoğu Anadolu’da teröristlerin
kalkışması ile bütün şehirlerin alt üst olduğunu bilen ve hükümetin milyarlar
harcayarak bu şehirleri ayağa kaldırdığını bilen biriyim. 15 Temmuz Darbe
Girişiminde yüzlerce vatandaşımızı katleden terör örgütlerinin FETÖ'nün
maalesef sıcaklığı hala kendisini korumakta. Terör olayları İstanbul ve
Ankara'da geçtiğimiz dönemde terör örgütü tarafından gerçekleşmiştir. 11
senedir Avrupa Konseyi için Strazburg'a geliyorum. Strazburg'un giriş kapısında
çadırda PKK'nın temsilcileri ülkemizi eleştirmekte ve terör örgütü propagandası
yapmaktadır. Bizim belediye başkanı olsun milletvekili olsun hiçbir terör
örgütü üyesini o görevde bulundurmamamız, terör örgütü ile bağlantılı olan kişi
ve kurumları tasfiye etmemiz son derece önemli. Bunu özellikle vurgulamak
istiyorum. Türkiye'nin güvenliği ve bütünlüğü Avrupa Birliği için son derece
önemlidir. Ukrayna'da yaşanan savaş, Gazze'de yaşanan savaş, Irak ve Suriye bizleri
üzüyor. 6 yıl Amerika'da yaşamış orada doktora eğitimi almış, 30'un üzerinde
Avrupa ülkesinde bulunmuş biri olarak, Türkiye'deki demokratik şartların Avrupa
ve diğer ülkelerden çok daha rahat olduğunu vurgulamak istiyorum. Amerika'da
bir terör örgütünü propaganda malzemesi yaparsanız direk göz altına
alınırsınız. Türkiye'nin hassasiyetlerine AB'nin de hassas davranmasını
bekliyoruz.” dedi.
“Mülteci Göçünü
Türkiye’nin Tek Başına Sırtlanması Mümkün Değildir”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin artık ayrı bir devlet
olması ve 'Kıbrıs Türk Cumhuriyeti' olarak anılması gerektiğini söyleyen Başkan
Palancıoğlu, “Kıbrıs konusunda 2024 yılında yapılan referandum da Annan Planı’na
Türk tarafının olumlu oy vermesine rağmen maalesef Rum kesimi ödüllendirildi.
Bu çifte standarttır, kesinlikle kabul etmiyoruz. Bir adayı ikiye bölmemizin
mümkün olmadığını, Kıbrıs Türk tarafının izole edildiğini, insan haklarına
uymadığını, bu yaptırımların derhal kaldırılması ve Türk tarafının tanınmasını
talep ediyoruz. Mülteci göçü de önemli
bir konu. İstanbul dahil Türkiye, Irak olsun, Suriye olsun başı daralan bütün
ülkelere kucak açmıştır. Buna Yahudiler de dahildir. İçimizde Kürt var, Türk
var, Ermeni var, Çerkez var. Biz bunlara açığız. İnsanı değerleri üst noktada
tutuyoruz. Ancak mülteci göçünü Türkiye’nin tek başına sırtlanması mümkün
değildir. Artık özellikle Lübnan, Gazze, Suriye ve Afganistan başta olmak üzere
Orta Doğu’nun karıştırılması Türkiye’ye zarar verdiği gibi bunun Avrupa’ya da
yansımaları olacaktır. Bu nedenle
Türkiye’nin yanında durulmalı ve Türkiye’ye destek verilmesi gerekir diye
düşünüyorum. Ekonomik açıdan son derece
önemli çalışmalar yapmamız lazım. Gümrük
Birliği’nin tekrar revize edilmesi lazım. Yeşil ekonomiye girmemiz lazım, vize
serbestliğini sağlamamız lazım. Bu konuşmamla Türkiye’nin AB’ye giriş sürecine
destek vereceğine ve bu konuda olumlu adım atacağını düşünüyorum. Özellikle
yerel yönetimler konusunda bu komitenin başarılı işler yapacağını umuyorum. Ben
Şişli Belediyesi'ne, Başkanı’na ve Türkiye Belediyeler Birliği'ne bu
organizasyonda emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.” diye konuştu.
Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır.